14 Temmuz 2014 Pazartesi

Hisselerini devreden limited şirket ortakları ciddi borçlarla karşılaşabilir ve dava açamayabilirler!

Hisselerini devreden limited şirket ortakları ciddi borçlarla karşılaşabilir ve dava açamayabilirler!

Bilindiği üzere, 6183 sayılı Kanunun 35’inci maddesi uyarınca;

 

Limited şirket ortakları, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar.

 

Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahıslar devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur.

 

Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur.

 

Bu düzenlemeye göre, limited şirket ortakları şirketteki hisselerini devretmiş olsalar bile devir öncesine ait amme alacakların ödenmesinden hisseleri devralan yeni ortak/ortaklar ile birlikte müteselsilen sorumlu olurlar.

 

Uygulamada sık karşılaşılan durumlardan biri, şirket hisseleri devredildikten sonra yeni şirket ortaklarının ya da müdürlerinin şirketi zarara uğratarak ulaşılamaz olması veya yeni ortakların sahte fatura düzenlemesi gibi nedenlerle kendilerine ulaşılamaması ya da ulaşılmış olsa bile önceki dönem için doğan borca dava açmamaları halidir.

 

Örneğin, Ayşe Teyze Ltd. Şti.’nin ortağı olan Ayşe Hanım 01.01.2013 tarihinde hisselerini devretmiş ve ticaret sicilinde tescil edilmiştir. Şirketin 2011 dönemi Haziran 2013’te incelemeye girmiş ve şirket hakkında 100.000.-TL vergi aslı ve 100.000.-TL vergi ziyaı cezası kesilmiştir. Şirketin yeni ortağı ve müdürü tebligat almasına rağmen 30 gün içinde dava açmadığından borç kesinleşmiştir.

 

Bu halde vergi dairesi borcu şirketten tahsil edemeyeceğini öngörerek eski ortak olan Ayşe Teyze de rücu etmiştir.

 

Eğer ki, Ayşe Teyze LTD’nin yeni ortağı inceleme sonucu doğan borca süresinde dava açmamış ise borç kesinleşeceğinden Ayşe Teyze borca itiraz edemeyecektir. Ayşe Teyze borcu benden değil şirketten istemeliydin diye dava açabilecektir, ancak borcun doğduğu kaynağa dava açamayacaktır. Davayı açacak olan şirketin yeni yetkilisi olan kişidir. O da dava açmamış ise davaya gidildiğinde kazanılabilecek bir olay nedeniyle hiç borç doğmayacak iken Ayşe Teyze’nin yapabilecek bir şeyi kalmayacaktır.

 

İnceleme aşamasında raporların dayanağı sağlam olabileceği gibi, tartışmalı bir konu olup yargıda kaybedilmesi de sık karşılaşılan bir gerçektir. Çok açık bir şekilde yargıda kazanılabilecek rapora dayalı tarhiyat ortadan kaldırılabilecek iken yargıya gidilmemesi nedeniyle kesinleşmiş olacaktır.
Eski ortak olan Ayşe Teyze’nin durumdan haberdar olduğunu kabul etsek bile şirketin yeni kanuni temsilcisi istemediği sürece dava da açılamayacaktır. Ayşe Teyze ancak kendisine karşı bir idari işlem yapılması halinde bu idari işleme karşı dava açabilecektir.

 

Raporlardan kaynaklı tarhiyata ise dava açamayacaktır. Açsa bile vergi mahkemeleri yetkisiz olduğu gerekçesiyle davayı kabul etmeyecektir.

 

Yasa bu haliyle eski ortakların dava açma hakkını elinden almaktadır. Kanaatimce, yeni kanuni temsilcinin dava açmaması halinde eski ortağın elinden bu hak alınmamalıdır. Mevcut düzenlemelere göre eski ortağın dava açması mümkün değildir.

 

Hissesini devreden limited şirket ortakları hisselerini kime devrettiğini iyi araştırmalıdır. Aksi türlü mağduriyet yaşamaları söz konusu olabilir. Nitekim uygulamada sık sık bu tür olaylara rastlamak mümkün. Sonuç olarak belirtmekte fayda var ki, anonim şirket ortaklarının şirketin amme borçlarından doğan sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenle de hisselerini devreden anonim şirket ortakları sonradan sürpriz ile karşılaşmamaktadır. Ekrem Öncü

 

http://www.thelira.com/yazar/31/ekrem-oncu/2897/hisselerini-devreden-limited-sirket-ortaklari-ciddi-

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Blog Arşivi